Konu #3: Ortaklık Sanatı: Steve Jobs ve Wozniak Dengesini Kurmak
Steve Jobs & Wozniak dengesini temel alarak doğru iş ortağını nasıl seçebileceğinizi, hisse hatalarını, vesting sistemini ve ideal kurucu ekip yapısını öğrenin. Biraz da kişisel şeyler tabi.
Girişimcilik dünyasında romantik bir “Yalnız Kovboy” efsanesi dolaşır. Her şeyi tek başına yapan, kodlayan, tasarlayan ve satan o süper kahraman... Size kötü bir haberim var. O tür şeyler sadece filmlerde olur.
Gerçek dünyada başarı, nadiren tek kişilik bir şovdur. Tarihin en büyük teknoloji şirketlerine bakın, arkalarında hep birbirini tamamlayan ikonik ikililer görürsünüz: Google’da Larry Page ve Sergey Brin, Microsoft’ta Bill Gates ve Paul Allen... Ve tabii ki, Apple’ı bir garajdan dünyanın en değerli şirketi haline getiren o efsanevi isimler Steve Jobs ve Steve Wozniak.
Bu derste, sadece “bir ortak bulmayı” değil; doğru ortağı bulmayı, hisse paylaşımındaki ölümcül hataları ve “Hustler & Hacker” dengesini konuşacağız.
Ama önce çok temel bir şeyi anlamak lazım. (1+1=3 Kuralı)
Neden Ortağa İhtiyacınız Var?
Tek başınıza hızlı gidebilirsiniz, ama uzağa gitmek için bir ekibe ihtiyacınız vardır. İyi bir ortaklık, matematik kurallarına aykırıdır; çünkü orada 1+1, 2 etmez. Sinerji varsa, 3, 5, hatta 10 eder.
Ancak burada kritik bir “Ayna Tuzağı” vardır. Girişimcilerin yaptığı en büyük hata, kendilerine benzeyen bir ortak aramalarıdır.
Eğer siz harika bir tasarımcıysanız, yanınıza başka bir tasarımcı almayın.
Eğer siz mükemmel bir yazılımcıysanız, yanınıza kod yazan birini daha almayın.
İki kişi aynı deliğe bakarsa, arkanızdan gelen tehlikeyi kim görecek?
Jobs ve Wozniak Dengesi Nedir?
Apple’ın sırrı neydi? Steve Wozniak (The Hacker) İçe dönük, mühendislik dehası. O devreyi lehimler, kodu yazar, ürünün çalışmasını sağlardı. Pazarlama umurunda değildi, o sadece mükemmel bilgisayarı yapmak istiyordu. Steve Jobs (The Hustler) Dışa dönük, vizyoner, pazarlamacı. Kod yazamazdı ama ne satılacağını bilirdi. Wozniak’ın garajda yaptığı devreyi aldı, paketledi ve dünyaya “gelecek” olarak sattı.
Wozniak olmasaydı, Jobs’ın elinde satacak bir ürün olmazdı. Jobs olmasaydı, Wozniak’ın bilgisayarı o garajdan asla çıkamazdı. İşte aradığınız denge budur.
Girişimciliğin Kutsal Üçlüsü: Hangi Rol Eksik?
Modern startup dünyasında ideal kurucu ekipte (Co-founder team) şu üç rolün (veya yeteneğin) bulunması gerekir.
The Hacker (Yapan) Ürünü teknik olarak geliştiren kişi. (Yazılımcı, Mühendis, Üretici).
The Hipster (Tasarlayan) Ürünün kullanıcı deneyimini, markasını ve tasarımını yöneten, “havalı” hale getiren kişi. (Tasarımcı, Kreatif Direktör).
The Hustler (Satan) İş geliştiren, yatırımcı bulan, müşteriyi ikna eden, kapıları açan kişi. (İşletmeci, Pazarlamacı).
Eğer tek başınıza bu üç şapkadan sadece birini takıyorsanız, diğer iki şapkayı takacak ortaklar aramalısınız.
Ortaklıkta Zor Konuşmaları Baştan Yapın
Bir iş ortağı seçmek, eş seçmekten daha zordur. Çünkü eşinizle akşamları tartışsanız da işe gidip kafa dinleyebilirsiniz. Ama ortağınızla hem para kazanmak hem de krizi yönetmek zorundasınız.
Ortaklığa başlamadan önce şu “kırmızı çizgileri” konuşmazsanız, ileride batarsınız.
Karar Mekanizması: Patron Kim?
Demokrasi güzeldir ama kriz anında startup’ı batırır. Her konuda “oylama” yapamazsınız. Bu nedenle alanları netleştirin.
“Teknolojiyle ilgili son sözü sen söylersin.”
“Pazarlama ve finansla ilgili son sözü ben söylerim.”
Bu netlik, egoların çarpışmasını engeller.
Hisse Paylaşımı: %50-%50 Tuzağı
En sık yapılan hata: “Kardeş payı yapalım, %50 senin, %50 benim.” Bu, şirketin ölüm fermanıdır. Neden mi?
Kilitlenme (Deadlock)
Bir konuda anlaşamazsanız ne olacak? %50-%50 demek, karar alınamaması ve şirketin durması demektir. Mutlaka bir tarafın (liderin) %51 veya belirleyici hisseye sahip olması, ya da %10’luk bir “Opsiyon Havuzu” ayrılması gerekir.
Vesting (Hakediş) Sistemi Ayrılıkları Yönetmek
Yola çıktınız, %50 hisseyi ortağınıza verdiniz. 3 ay sonra ortağınız sıkıldı ve “Ben kurumsala dönüyorum” dedi. Gitti ama hisselerin yarısı onda kaldı. Siz 5 yıl çalışıp şirketi büyüteceksiniz, o evinde oturup sizin emeğinizden para kazanacak.
Adaletli mi? Hayır.
Bunun çözümü Vesting sistemidir. Hisseler peşin verilmez, zamanla hak edilir.
“4 yıllık vesting anlaşması yapalım. İlk yıl dolmadan ayrılırsan hiç hisse alamazsın. Her yıl %25 hisseni hak edersin.” Bu sistem, gemiyi erken terk edenin ödül almamasını sağlar.
Ortaklık Bir Güven Değil, Deneme Meselesidir
Yıllardır danışmanlık verdiğim projelerde gördüğüm en büyük sorun şuydu İnsanlar en iyi arkadaşlarını ortak yapıyor. Oysa en iyi arkadaşınız, en iyi iş ortağınız olmak zorunda değil. Bazen de bu olmadan ya iş ortaklığı ya da arkadaşlık sona eriyor. Bununla ilgili özel bir anıyı da daha sonra anlatacağım.
Hemen nikah kıymayın. Önce flört edin. Birlikte küçük bir proje yapın. Bir hafta sonu “Hackathon”una katılın veya küçük bir deneme sürüşü yapın.
Baskı altında nasıl tepki veriyor?
Parayı nasıl yönetiyor?
Hata yaptığında özür diliyor mu, yoksa suçluyor mu?
Kriz anındaki karakteri, yeteneğinden çok daha önemlidir. Yetenek öğrenilir, ama karakter değişmez.
Bu konuyu biraz daha kısa tutup daha dikkat çekici kısımlara geçelim istiyorum.
Mükemmel fikirler, kötü ortaklıklar yüzünden ölür. Ama ortalama fikirler, muhteşem ekiplerin elinde devleşir. Örnekteki gibi Steve Jobs, Wozniak’ın dehasına muhtaçtı; Wozniak da Jobs’ın vizyonuna.
Kendi Wozniak’ınızı (veya Jobs’ınızı) aramaya başlamadan önce aynaya bakın.
Benim süper gücüm ne? (Hacker mı, Hustler mı? Hipster mı?)
Hangi yanım eksik?
Egomu kapıda bırakıp, yetki paylaşmaya hazır mıyım?
Unutmayın; pastanın tamamına sahip olup aç kalmaktansa, büyüyen bir pastanın küçük bir dilimine sahip olup doymak her zaman daha iyidir.
👉 Bir Sonraki Ders: Ekibi kurduk, peki sermaye? Yatırımcı aramadan, kendi cebimizdeki parayla (belki de parasız) nasıl başlarız? Girişimcilik literatürünün en havalı terimi Bootstrapping ve İlk Faturayı Kesmek. (ufaktan parayı konuşacağız!)
Konu #4: Sermayesiz Başlamak: Bootstrapping ve İlk Faturayı Kesmek
Konu #4: Sermayesiz Başlamak Bootstrapping ve İlk Faturayı Kesmek
Startup dünyasında tehlikeli bir illüzyon var! Sanki bir fikriniz olunca yapmanız gereken ilk iş, takım elbise giyip yatırımcı kovalamakmış gibi... Hemen ilk düşündüğümüz şey parayı nereden bulacağız!




